MMORPG oyunları ülkemizde pek fazlaca insan tarafınca sevilerek oynanıyor. Beşerler kimi vakit sabahlardan akşamlara kadar bu oyunlara gömülüp yüzlerce ve hatta binlerce saatlerini harcıyorlar. Pekala Türk oyuncularını bu oyunlara bu kadar çeken ne? Bugünkü listemizde Türk oyuncuların MMORPG’lere olan sevgilerinin temeline bakacağız.
1. MMORPG’lerin verdiği birlik ve birliktelik hissi başka oyunlarda yok.
MMORPG oynarken etrafınızda müttefikleriniz ve arkadaşlarınızla karşınızdaki düşmanlara karşı birlikte gayret etmenin verdiği birlik ve birliktelik hissi öbür oyunlarda olmuyor. Türk oyuncuları olarak biz de bu pay bayılıyoruz. Bir yandan Discord’dan arkadaşlarımızla konuşurken bir yandan da oyunda onlarla sırt sırta verip düşmana karşı savaşmak nitekim de hoş hissettiriyor.
2. Türk oyuncular MMORPG’lerin verdiği gelişim ve güçlenme hissine bayılıyor.
Çıktığınız yolda ortadan geçen yüzlerce saatten daha sonra karakterinize ve ekipmanlarınıza bakmak ve onca uğraşın bir şeylere değdiğini görmek, Türk oyuncularının MMORPG’leri bu kadar sevmesinin en büyük niçinlerinden. Daima bir şeyler yaparak geliştiğimizi ve güçlendiğimizi hissediyor, bu yüzden oyunlardan kopamıyor ve daima daha fazlası için çabalıyoruz.
3. Türkiye’de fazlaca yaygın bir internet kafe külçeşidinin olması da MMORPG’lerin parlamasındaki niçinlerden birisi.
İnternet kafe külçeşidinin bahis MMORPG’ler olunca ne kadar kıymetli olduğu bariz bir gerçek. Küçük bir çocuk olarak gidip oradaki bir hayli insanın daima birlikte tıpkı oyunu oynadığını görmek içinizde bir merak hissinin kabarmasını sağlıyor. daha sonrasında siz de ucundan merak ederek girdiğiniz bu dünyaya kendinizi kaptırıyor, bir vakit içinder kafede izlemekle yetindiğiniz insanların yanında yer alıyorsunuz. Ayrıyeten internet kafede öteki insanlarla MMORPG oynamanın verdiği tat da değişik.
4. Başımıza gelen olaylar, yaşadığımız maceralar, topladığımız anılar…
hayatının muhakkak bir periyodunda ağır olarak MMORPG oynamış her Türk oyuncusunun anlatacağı komik bir kıssası vardır. MMORPG’ler nitekim de bu bahiste özel bir yer tutuyorlar. Oyunda geçirdiğiniz saatler boyunca farklı farklı beşerlerle tanışarak komik olaylara dahil oluyor ve pek fazlaca anı biriktiriyoruz. Hal bu biçimde olunca MMORPG’ler bayağı oyunlar olmaktan çıkıp hakikaten gülerek yahut üzülerek hatırladığımız anılara dönüşüyorlar. Bu yüzden onlardan kopmak da daha sıkıntı bir hale geliyor.
5. Macera ve keşif hissine bayılıyoruz.
Yeni dünyalara adım atmayı ve buralara hükmetmeyi fazlaca seviyoruz. Hele yanımızda bir de baş dengi arkadaşlar var ise gelsin o zindan senin bu vadi benim gezilen uzun oyun saatleri.
6. Rekabet etmeyi epeyce seviyoruz.
MMORPG’lerin beşere verdiği tüm o özgürlüğün yanı sıra içimizdeki rekabetçi ruhu besleyen tarafları bizim için hayli değerli. Destansı klan savaşlarından tutun da oyunun en canlı meydanında atılan VS’lere dek bir hayli öge bizleri bu oyunlara bağlıyor.
7. Kendimizi efsanevi bir savaşçı olarak görme dürtüsü içimize işlemiş.
Her oyuncunun kendi destanını yazabildiği MMORPG’lerde ismi tüm server, hatta oyun dünyasında anılan destansı bir savaşçı olmaya giden yolda ilerlemek bizler için kıymet biçilemez bir his. Bugün hala EdiLee üzere efsanelerin isimlerini hafızalarımızın en derinlerinden çıkartamıyoruz.
8. Dostlarımız yanımızdayken sırtımızın yere gelmeyeceğini biliyoruz.
Devasa bir cihanda en yakın dostlarımızı da yanımıza alıp maceradan maceraya koşmak bu oyunları bizler için vazgeçilmez yapıyor. Büyük maceraların akabinde ise toplanıp yaşananlar hakkında konuşmanın verdiği hazzı sırf sıkı MMORPG tutkunları bilir.
9. İçimizde yatan kumandanı keşfetmemizi sağlıyorlar.
Katılanlar klan savaşlarının nasıl hararetli, nasıl alevli bir ortamda geçtiğini bilirler. Onlarca oyuncunun bir ortaya geldiği bu mahşer meydanında geçerli bir strateji kurup bunu muzaffer bir kumandan edasıyla yürürlüğe koymanın keyfinin yerini ne tutabilir ki?
10. Pes etmek bize göre değil.
O boss kesilecek, o düşman klan kesinlikle yenilecek! Her oyuncu hırslıdır kabul fakat biz Türk oyuncular için durum bambaşka! Ola ki yenildik, intikam hissi ile yanıp tutuşuyor, rakibimizin üstesinden gelmek için gerekirse günlerce uğraşıyoruz. MMORPG’lerin rakipsiz karakter gelişimi hissi de bunu kamçılıyor elbette.
1. MMORPG’lerin verdiği birlik ve birliktelik hissi başka oyunlarda yok.
MMORPG oynarken etrafınızda müttefikleriniz ve arkadaşlarınızla karşınızdaki düşmanlara karşı birlikte gayret etmenin verdiği birlik ve birliktelik hissi öbür oyunlarda olmuyor. Türk oyuncuları olarak biz de bu pay bayılıyoruz. Bir yandan Discord’dan arkadaşlarımızla konuşurken bir yandan da oyunda onlarla sırt sırta verip düşmana karşı savaşmak nitekim de hoş hissettiriyor.
2. Türk oyuncular MMORPG’lerin verdiği gelişim ve güçlenme hissine bayılıyor.
Çıktığınız yolda ortadan geçen yüzlerce saatten daha sonra karakterinize ve ekipmanlarınıza bakmak ve onca uğraşın bir şeylere değdiğini görmek, Türk oyuncularının MMORPG’leri bu kadar sevmesinin en büyük niçinlerinden. Daima bir şeyler yaparak geliştiğimizi ve güçlendiğimizi hissediyor, bu yüzden oyunlardan kopamıyor ve daima daha fazlası için çabalıyoruz.
3. Türkiye’de fazlaca yaygın bir internet kafe külçeşidinin olması da MMORPG’lerin parlamasındaki niçinlerden birisi.
İnternet kafe külçeşidinin bahis MMORPG’ler olunca ne kadar kıymetli olduğu bariz bir gerçek. Küçük bir çocuk olarak gidip oradaki bir hayli insanın daima birlikte tıpkı oyunu oynadığını görmek içinizde bir merak hissinin kabarmasını sağlıyor. daha sonrasında siz de ucundan merak ederek girdiğiniz bu dünyaya kendinizi kaptırıyor, bir vakit içinder kafede izlemekle yetindiğiniz insanların yanında yer alıyorsunuz. Ayrıyeten internet kafede öteki insanlarla MMORPG oynamanın verdiği tat da değişik.
4. Başımıza gelen olaylar, yaşadığımız maceralar, topladığımız anılar…
hayatının muhakkak bir periyodunda ağır olarak MMORPG oynamış her Türk oyuncusunun anlatacağı komik bir kıssası vardır. MMORPG’ler nitekim de bu bahiste özel bir yer tutuyorlar. Oyunda geçirdiğiniz saatler boyunca farklı farklı beşerlerle tanışarak komik olaylara dahil oluyor ve pek fazlaca anı biriktiriyoruz. Hal bu biçimde olunca MMORPG’ler bayağı oyunlar olmaktan çıkıp hakikaten gülerek yahut üzülerek hatırladığımız anılara dönüşüyorlar. Bu yüzden onlardan kopmak da daha sıkıntı bir hale geliyor.
5. Macera ve keşif hissine bayılıyoruz.
Yeni dünyalara adım atmayı ve buralara hükmetmeyi fazlaca seviyoruz. Hele yanımızda bir de baş dengi arkadaşlar var ise gelsin o zindan senin bu vadi benim gezilen uzun oyun saatleri.
6. Rekabet etmeyi epeyce seviyoruz.
MMORPG’lerin beşere verdiği tüm o özgürlüğün yanı sıra içimizdeki rekabetçi ruhu besleyen tarafları bizim için hayli değerli. Destansı klan savaşlarından tutun da oyunun en canlı meydanında atılan VS’lere dek bir hayli öge bizleri bu oyunlara bağlıyor.
7. Kendimizi efsanevi bir savaşçı olarak görme dürtüsü içimize işlemiş.
Her oyuncunun kendi destanını yazabildiği MMORPG’lerde ismi tüm server, hatta oyun dünyasında anılan destansı bir savaşçı olmaya giden yolda ilerlemek bizler için kıymet biçilemez bir his. Bugün hala EdiLee üzere efsanelerin isimlerini hafızalarımızın en derinlerinden çıkartamıyoruz.
8. Dostlarımız yanımızdayken sırtımızın yere gelmeyeceğini biliyoruz.
Devasa bir cihanda en yakın dostlarımızı da yanımıza alıp maceradan maceraya koşmak bu oyunları bizler için vazgeçilmez yapıyor. Büyük maceraların akabinde ise toplanıp yaşananlar hakkında konuşmanın verdiği hazzı sırf sıkı MMORPG tutkunları bilir.
9. İçimizde yatan kumandanı keşfetmemizi sağlıyorlar.
Katılanlar klan savaşlarının nasıl hararetli, nasıl alevli bir ortamda geçtiğini bilirler. Onlarca oyuncunun bir ortaya geldiği bu mahşer meydanında geçerli bir strateji kurup bunu muzaffer bir kumandan edasıyla yürürlüğe koymanın keyfinin yerini ne tutabilir ki?
10. Pes etmek bize göre değil.
O boss kesilecek, o düşman klan kesinlikle yenilecek! Her oyuncu hırslıdır kabul fakat biz Türk oyuncular için durum bambaşka! Ola ki yenildik, intikam hissi ile yanıp tutuşuyor, rakibimizin üstesinden gelmek için gerekirse günlerce uğraşıyoruz. MMORPG’lerin rakipsiz karakter gelişimi hissi de bunu kamçılıyor elbette.