Ilay
New member
Ev Şerhi Nasıl Kaldırılır? Bir Forum Hikâyesi: Tapu Dairesi, Aşk ve Kaos
Selam forumdaşlar!
Bugün sizlere hem kahkaha garantili hem de bilgi dolu bir hikâye anlatacağım. Çünkü “ev şerhi” dediğimiz şey, sadece tapuda duran bir cümlecikten ibaret değil; bazen bir evliliğin gölgesi, bazen bir kaynananın hayaleti, bazen de bir tapu memurunun kabusu olabiliyor.
Bu başlıkta hem güleceğiz hem öğreneceğiz. Çünkü ev şerhi kaldırmak, sadece bir hukuki işlem değil, aynı zamanda bir sabır sınavıdır. Erkekler bu işe “plan, belge, strateji” diye yaklaşırken, kadınlar olaya “anlayış, diyalog ve duygusal manipülasyon” cephesinden giriyor.
Hazırsanız başlıyoruz!
---
1. Bölüm: Ev Şerhinin Dramı – “Kalkmaz mı Şu Yazı Tapudan?”
Bir sabah kahvesini içerken forumda bir başlık beliriyor:
> “Arkadaşlar, ev şerhi nasıl kaldırılır? Tapuya gidince beni kaynana zannedip geri çevirdiler.”
Hemen altına biri yazıyor:
> “Kardeşim, o şerh değil, kaderdir. Kaldırılmaz, yaşanır.”
Ve işte o anda konu patlıyor. Herkesin bir “şerh hikâyesi” var.
Kimisi eşinden, kimisi eski nişanlısından, kimisi de kendi kendine koymuş bir “tedbir şerhi” ile uğraşıyor.
Çünkü bazen insan evi korumak isterken, evden korunur hale geliyor.
---
2. Bölüm: Erkeklerin Stratejik Yaklaşımı – “Operasyon Tapu Kartalı”
Forumun erkek tayfası bu işe tıpkı bir askerî operasyon gibi yaklaşıyor.
“Ev şerhi kaldırmak” onlara göre net, matematiksel bir mesele:
1. Belgeleri topla.
2. Tapu müdürlüğüne git.
3. Dilekçeyi ver.
4. Memurla göz teması kurmadan bekle.
Bir kullanıcı şöyle yazıyor:
> “Kanka, önce kimin koyduğunu bul. Eğer eski eşin koyduysa, çay ısmarla, tatlıyı sen söyle. Sonra dilekçeyi ver. Bürokrasi duygusal değildir, ama memurlar çaya dayanamaz.”
Bir diğeri hemen atlıyor:
> “Ben geçen ay kaldırdım. Operasyon adını ‘Tapu Kartalı’ koydum. Belgeleri sırt çantama koyup sabah 07.45’te tapunun önündeydim. Şerh 10.32’de düştü. Kahvemi 10.45’te içtim. Vatan sağ olsun.”
Erkekler için mesele hep stratejik üstünlük meselesi.
Ama işin ironik tarafı şu: tapudaki memur genelde kadın oluyor ve sabahın o saatinde onların “askerî planları” tek bir bakışla çöküyor.
---
3. Bölüm: Kadınların Empatik Yaklaşımı – “Şerhi Kaldırmadan Gönül Kırmayalım”
Kadın forumdaşlar ise konuya tamamen farklı bir bakışla yaklaşıyor.
Onlar için mesele sadece tapu değil, hikâyenin duygusal arka planı.
Bir kullanıcı yazmış:
> “Ben şerhi kaldırmadan önce düşündüm: Acaba o şerhi koyan ne hissediyordu? Belki korkmuştu, belki güvenmek istiyordu. Önce gönül şerhini kaldırmak gerek.”
Diğeri hemen altına yazıyor:
> “Ben eski eşimle konuştum, ona anlayışla yaklaştım. Kahve içtik, konuştuk, sonra dilekçeyi birlikte verdik. Şerh kalktı ama dostluk kaldı. Duygusal zekâ tapudan güçlüdür.”
Bu noktada erkek kullanıcılar dayanamayarak araya giriyor:
> “Kardeşim, duygusal zekâyla tapu şerhi kalkmaz, ıslak imza lazım.”
Ama kadınlar kararlı:
> “Islak imza mı? Onu da duygusal yaklaşımla attırıyoruz zaten.”
İşte bu yüzden, bir taraf süreci planlarken, diğer taraf süreci yaşayarak çözüyor.
---
4. Bölüm: Tapu Dairesinde Aşk, Gerilim ve Kahkaha
Bir forumdaşın başına gelen olayı anlatayım:
Ahmet Bey tapuya gidiyor, elinde belgeler, kafasında strateji planı. Karşısında görevli Ayşe Hanım.
> “Hanımefendi, ben bu ev şerhini kaldırmak istiyorum.”
> Ayşe gülümseyerek soruyor:
> “Neden konulduğunu biliyor musunuz?”
> “Valla eski eşim koymuş. Ama ben çoktan unuttum gitti.”
Ayşe başını kaldırıp gülümsüyor:
> “O koymamıştır, siz unuttuğunuz için oradadır hâlâ.”
Ve o anda tüm forum üyeleri klavyeyi bırakıp düşünüyor:
Ev şerhi sadece tapuda değil, insanların geçmişinde de duruyor.
Biri unutamamış, diğeri affedememiş.
Bazı şerhler kalemle değil, kalple konulmuş.
---
5. Bölüm: Gerçek Bilgiler, Gerçek Kahkahalar
Şimdi işin teknik kısmına gelince:
Ev şerhi (aile konutu şerhi) genellikle eşin izni olmadan evin satılmasını önlemek için konur.
Kaldırmak için:
- Eşin yazılı onayı,
- Tapuya dilekçe,
- Nüfus kayıt örneği gerekir.
Ama forumun mizahi zekâsı burada da devreye giriyor. Bir kullanıcı yazmış:
> “Ben dilekçe yerine mektup yazdım: ‘Sevgili tapu, artık özgürüm. Şerhi kaldır, ben yeniden başlayacağım.’”
Bir diğeri ekliyor:
> “Benim eşim şerhi kaldırmadı ama bana tapu gibi sarılıyor, o da bir şey.”
İşin özünde herkes aynı şeyi söylüyor:
Ev şerhi kaldırmak kolay, ama gönül şerhini kaldırmak bazen bir ömür sürüyor.
---
6. Bölüm: Forumdaşlara Sorular – Şerh mi, Şiir mi?
Ve şimdi siz forumdaşlara birkaç samimi soru:
- Sizce bir ilişki bitince “gönül şerhi” nasıl kaldırılır?
- Tapudaki ev şerhi mi zordur, kalpteki mi?
- Yoksa ikisi de aynı memurun önünden mi geçer: “Zaman”?
Kim bilir…
Belki de hepimizin içinde bir tapu dairesi var.
Bir taraf belge toplar, diğer taraf duyguları arşivler.
Ve bazen “şerh kaldırma” işlemi, bir affetme sürecinin sembolüdür.
---
Son Söz: Şerhi Kaldır, Hayatı Güncelle
Ev şerhi, bir yandan hukuki bir mesele, bir yandan da hayatın mizahıdır.
Birine fazla değer veririz, “üzerine şerh koyarız.”
Sonra bir gün özgürleşmek isteriz, “şerhi kaldıralım” deriz.
Ama bazen unuturuz:
Şerh kaldırmak sadece imza atmak değil, eski bir hikâyeyi kapatmak demektir.
O yüzden sevgili forumdaşlar, dilekçenizi hazırlarken unutmayın:
Biraz mizah, biraz sabır, biraz da gönül ferahlığı her işlemi kolaylaştırır.
Peki siz hiç “hayatınızdan bir şerhi kaldırmak” istediniz mi?
Hadi anlatın bakalım, kimin tapusunda hâlâ eski hatıralar yazıyor?
Selam forumdaşlar!
Bugün sizlere hem kahkaha garantili hem de bilgi dolu bir hikâye anlatacağım. Çünkü “ev şerhi” dediğimiz şey, sadece tapuda duran bir cümlecikten ibaret değil; bazen bir evliliğin gölgesi, bazen bir kaynananın hayaleti, bazen de bir tapu memurunun kabusu olabiliyor.
Bu başlıkta hem güleceğiz hem öğreneceğiz. Çünkü ev şerhi kaldırmak, sadece bir hukuki işlem değil, aynı zamanda bir sabır sınavıdır. Erkekler bu işe “plan, belge, strateji” diye yaklaşırken, kadınlar olaya “anlayış, diyalog ve duygusal manipülasyon” cephesinden giriyor.
Hazırsanız başlıyoruz!
---
1. Bölüm: Ev Şerhinin Dramı – “Kalkmaz mı Şu Yazı Tapudan?”
Bir sabah kahvesini içerken forumda bir başlık beliriyor:
> “Arkadaşlar, ev şerhi nasıl kaldırılır? Tapuya gidince beni kaynana zannedip geri çevirdiler.”
Hemen altına biri yazıyor:
> “Kardeşim, o şerh değil, kaderdir. Kaldırılmaz, yaşanır.”
Ve işte o anda konu patlıyor. Herkesin bir “şerh hikâyesi” var.
Kimisi eşinden, kimisi eski nişanlısından, kimisi de kendi kendine koymuş bir “tedbir şerhi” ile uğraşıyor.
Çünkü bazen insan evi korumak isterken, evden korunur hale geliyor.
---
2. Bölüm: Erkeklerin Stratejik Yaklaşımı – “Operasyon Tapu Kartalı”
Forumun erkek tayfası bu işe tıpkı bir askerî operasyon gibi yaklaşıyor.
“Ev şerhi kaldırmak” onlara göre net, matematiksel bir mesele:
1. Belgeleri topla.
2. Tapu müdürlüğüne git.
3. Dilekçeyi ver.
4. Memurla göz teması kurmadan bekle.
Bir kullanıcı şöyle yazıyor:
> “Kanka, önce kimin koyduğunu bul. Eğer eski eşin koyduysa, çay ısmarla, tatlıyı sen söyle. Sonra dilekçeyi ver. Bürokrasi duygusal değildir, ama memurlar çaya dayanamaz.”
Bir diğeri hemen atlıyor:
> “Ben geçen ay kaldırdım. Operasyon adını ‘Tapu Kartalı’ koydum. Belgeleri sırt çantama koyup sabah 07.45’te tapunun önündeydim. Şerh 10.32’de düştü. Kahvemi 10.45’te içtim. Vatan sağ olsun.”
Erkekler için mesele hep stratejik üstünlük meselesi.
Ama işin ironik tarafı şu: tapudaki memur genelde kadın oluyor ve sabahın o saatinde onların “askerî planları” tek bir bakışla çöküyor.
---
3. Bölüm: Kadınların Empatik Yaklaşımı – “Şerhi Kaldırmadan Gönül Kırmayalım”
Kadın forumdaşlar ise konuya tamamen farklı bir bakışla yaklaşıyor.
Onlar için mesele sadece tapu değil, hikâyenin duygusal arka planı.
Bir kullanıcı yazmış:
> “Ben şerhi kaldırmadan önce düşündüm: Acaba o şerhi koyan ne hissediyordu? Belki korkmuştu, belki güvenmek istiyordu. Önce gönül şerhini kaldırmak gerek.”
Diğeri hemen altına yazıyor:
> “Ben eski eşimle konuştum, ona anlayışla yaklaştım. Kahve içtik, konuştuk, sonra dilekçeyi birlikte verdik. Şerh kalktı ama dostluk kaldı. Duygusal zekâ tapudan güçlüdür.”
Bu noktada erkek kullanıcılar dayanamayarak araya giriyor:
> “Kardeşim, duygusal zekâyla tapu şerhi kalkmaz, ıslak imza lazım.”
Ama kadınlar kararlı:
> “Islak imza mı? Onu da duygusal yaklaşımla attırıyoruz zaten.”
İşte bu yüzden, bir taraf süreci planlarken, diğer taraf süreci yaşayarak çözüyor.
---
4. Bölüm: Tapu Dairesinde Aşk, Gerilim ve Kahkaha
Bir forumdaşın başına gelen olayı anlatayım:
Ahmet Bey tapuya gidiyor, elinde belgeler, kafasında strateji planı. Karşısında görevli Ayşe Hanım.
> “Hanımefendi, ben bu ev şerhini kaldırmak istiyorum.”
> Ayşe gülümseyerek soruyor:
> “Neden konulduğunu biliyor musunuz?”
> “Valla eski eşim koymuş. Ama ben çoktan unuttum gitti.”
Ayşe başını kaldırıp gülümsüyor:
> “O koymamıştır, siz unuttuğunuz için oradadır hâlâ.”
Ve o anda tüm forum üyeleri klavyeyi bırakıp düşünüyor:
Ev şerhi sadece tapuda değil, insanların geçmişinde de duruyor.
Biri unutamamış, diğeri affedememiş.
Bazı şerhler kalemle değil, kalple konulmuş.
---
5. Bölüm: Gerçek Bilgiler, Gerçek Kahkahalar
Şimdi işin teknik kısmına gelince:
Ev şerhi (aile konutu şerhi) genellikle eşin izni olmadan evin satılmasını önlemek için konur.
Kaldırmak için:
- Eşin yazılı onayı,
- Tapuya dilekçe,
- Nüfus kayıt örneği gerekir.
Ama forumun mizahi zekâsı burada da devreye giriyor. Bir kullanıcı yazmış:
> “Ben dilekçe yerine mektup yazdım: ‘Sevgili tapu, artık özgürüm. Şerhi kaldır, ben yeniden başlayacağım.’”
Bir diğeri ekliyor:
> “Benim eşim şerhi kaldırmadı ama bana tapu gibi sarılıyor, o da bir şey.”
İşin özünde herkes aynı şeyi söylüyor:
Ev şerhi kaldırmak kolay, ama gönül şerhini kaldırmak bazen bir ömür sürüyor.
---
6. Bölüm: Forumdaşlara Sorular – Şerh mi, Şiir mi?
Ve şimdi siz forumdaşlara birkaç samimi soru:
- Sizce bir ilişki bitince “gönül şerhi” nasıl kaldırılır?
- Tapudaki ev şerhi mi zordur, kalpteki mi?
- Yoksa ikisi de aynı memurun önünden mi geçer: “Zaman”?
Kim bilir…
Belki de hepimizin içinde bir tapu dairesi var.
Bir taraf belge toplar, diğer taraf duyguları arşivler.
Ve bazen “şerh kaldırma” işlemi, bir affetme sürecinin sembolüdür.
---
Son Söz: Şerhi Kaldır, Hayatı Güncelle
Ev şerhi, bir yandan hukuki bir mesele, bir yandan da hayatın mizahıdır.
Birine fazla değer veririz, “üzerine şerh koyarız.”
Sonra bir gün özgürleşmek isteriz, “şerhi kaldıralım” deriz.
Ama bazen unuturuz:
Şerh kaldırmak sadece imza atmak değil, eski bir hikâyeyi kapatmak demektir.
O yüzden sevgili forumdaşlar, dilekçenizi hazırlarken unutmayın:
Biraz mizah, biraz sabır, biraz da gönül ferahlığı her işlemi kolaylaştırır.
Peki siz hiç “hayatınızdan bir şerhi kaldırmak” istediniz mi?
Hadi anlatın bakalım, kimin tapusunda hâlâ eski hatıralar yazıyor?